Mikail İbrahimoğlu 503 haber

İlgili Haberler

Sessiz Kalmak Mı, Duyarsız Olmak Mı ?

Son günlerde Türkiye’de yaşanan olaylar ülkenin, hatta dünya kamuoyunun gündeminden düşmezken biz Ahıskalıların STK’larından tek bir yorum gelmedi. Sivil Toplum Kuruluşlarının siyasetle işi olmaz zırhı altına saklanmak ne derecede doğru bilmem ama her halde yaklaşık 100 bin nüfusumuzun yaşadığı Türkiye’de trajedi daha doğrusu didaktik bir oyun sergilendiği sahnede yok görünmemiz bir hayli düşündürücüdür. Yok görünmek diyorum, çünkü yaşanan olaylar siyasetin de ötesinde deyim yerindeyse yeni Türkiye’mizin geleceğinin belirlemesinde donuk kalan bir Ahıska Türkleri müşahide edilmektedir. Yurt dışından gelen bedduaya karşın yene yurt dışında edilen duaların çığ gibi büyümesi izlenirken donuk kalmak, sessiz olmak bence siyasetin ta kendisi olmalı. Belki de halen kendimizi yabancı olarak görme psikolojimizden kaynaklanan bir vaka bu.

Bir haber aldım. Önümüzdeki yerel seçimlerde( Bursa) Ahıska Türkleri Haklarını Koruma Derneği Başkanı Sayın Paşali ALİHAN bey belediye başkanlığına adaylığını koymuş. Bağımsız olarak adaylığını koyan hemşerimizi medeni cesaretinden dolayı kutluyorum. Kazanıp kazanamayacağı hesaplarını yapmadan önce konuya toplum olarak duyarlılığımızı test etmek daha doğru olsa gerek. 20 yılı aşkın bir süre içinde bir mahalle muhtarı çıkartamayan bizler görüyoruz ki, neredeyse aynı hakları içeren yasayla Balkanlardan Türkiye’ye göç etmiş olan (tabiri caizse göçmen)kardeşlerimizin belediye başkanları, milletvekilleri hatta bakanlık görevini üstlenenleri olmuştur.  

Düşünmemek elde değil. ACABA? Acaba derken sakın yanlış anlamayın yani neden bizden de olmasın demek istemiyorum aslında. Acaba derken biz niçin bu başarıyı yakalayamadık anlamında kullandım. Acaba giriş kısmında anlatmak istediğim hususlar şair M.E.Sabir'in;

Dindirir asır bizi dinmeyiriz,
Atılan toplara tiksinmeyiriz,
Ecnebiler Mars’a balonlarla çıkar,
Biz hala otomobil binmeyiriz.”
 

dörtlüsünden anlaşıldığı üzere galiba toplum olarak algılayış sorunlarımızın olduğu hasıl olmaktadır. Hayır. Bence bunun adı duyarsızlıktır. Duyarsızlık kanımca sessiz kalmaktan iyidir. Sessiz kalmak bir nevi kurnazlık, fırsat kollamak ve olayın akışına göre pozisyon almakla eşdeğer bir durumu çağrıştırmaktadır. Duyarsız kalmaya gelince, saldım bayıra Mevla’m kayıra misali yaşananlara aldırış etmeden, bir nevi fert olarak yaşam sürdürmeyi içgüdümler.

Görünen tablo şu ki, sessizlik ve duyarsızlık ikilisi bir arada olunca “acaba” sorularıyla daha sık sık karşılaşacağız. Oysaki daha masum olan duyarsızlığımızdan sıyrılarak bu vatan benim, bu bayrak benim, bu millet benim sorumluluğuyla yaklaşımımızı sergilersek başarmamız imkânsız değil. Duyarsızlık şahlanmalı ve sessizliği yenmelidir. İşte bu kıvılcımları ateşleyenlerden biri oldu sayın Paşali Alihan. Kendisini zaman zaman eleştirilerimizde oldu ama halkımızın sorunlarını dert edinmekten yılmadı, yorulmadı çalıştı. Halkımızın daha iyi imkânları hak ettiğine, bu haklarımızın elde edilmesine çalıştı. Mitingler düzenledi, SESSİZLİĞİN SESİolmaya çalıştı.

Eminim, bu medeni cesaretinin altında da yatan bir mesajı da var . O mesajı  şair Yitgün Gomoroli’nın şiiriyle desek

Neki yattux yeter daha, aç kulağın,
Sözlerimi yahşi eşit sen kardaşım!
Her bir insan yanmalidür öz halkına,
Sende halkan câni dilden yan kardaşım!

Yeter daha katmer gibi katlanmişuh,
Oldum olasıya, söze yaldanmişuh,
Bir birimizden savumişuh, yadlanmişuh,
Şimdi bölah derdimizi ten kardaşım!

Yitgün diyer : Şükür talebimiz haktur,
Geleceği düşünen gençlerimiz çoktur,
Elden ayrılanlarla işimiz yoktur,
Elden ayrılmayanlara ben kardaşım!.

Yolun, bahtın açık olsun!

R. ÖZTÜRK

Kaynak: AHISKALILAR

Yorumlar

0 yorum

Ahıska Haber

Ahıska ve Ahıska Türkleri ile ilgili siz de haber yazın, yayınlayalım.
Yeni Haber Yaz